açar
çelës
açacak oor Albanees
açacak
Vertalings in die woordeboek Turks - Albanees
hapëse shishesh
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Prenteboek
Soortgelyke frases
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Şimdi kocasına resmi nikâh konusunu nasıl açacaktı?
E jë ma banon diku afë r kampit Ungjillurjw2019 jw2019
Ancak Priştine müzakere heyetinin başkanı Haşim Thaci, temsil ettiği tarafın Sırp belediyeleri arasında yatay bağlantıların yanı sıra belediyelerle Belgrad arasında bir dikey bağlantı oluşturulması fikrine, bunun tek ırklı enklavlara yol açacağı gerekçesiyle karşı çıktığını söyledi
Dhe për këtë unë kam vendosur... se pjesa e mbetur e ndeshjeve të turneut do të jetë deri në vdekjeSetimes Setimes
Bunlar benim University of the People'ı kurmamın nedenleri, kar amacı gütmeyen, okul parası almayan, diploma veren bir üniversite bir alternatif sunmak için, başka alternatifi olmayanlar için bir seçenek, para yetirilebilir ve tırmanılabilir bir alternatif yaratmak için, şimdiki eğitim sistemini yerinden oynatacak bir alternatif, her bir nitelikli öğrenciye yüksek eğitimin kapılarını açacak ne kazandıklarına, nerede yaşadıklarına ya da toplumun onlar hakkında ne söylediklerine bakmaksızın.
Më duket se këtë dëgjuamted2019 ted2019
Jeanie ile sen düğün hediyelerinizi ne zaman açacak vakit buldunuz?
Mirë, dëgjoniopensubtitles2 opensubtitles2
Seçimlerim içinde sağlığımı tehlikeye sokacak, hatta sakat kalmama yol açacak heyecan arayışları var mı?
Nuk mendoj se do të deshiroje ta provojejw2019 jw2019
Teröristlerin, savaşı kışkırtan milletlerin ve insanın kontrol edemediği afetlerin dünyayı yaşanmaz hale getiren küresel felaketlere yol açacağından korkuyorlar.
Edhe në majat më të larta të planetit, në mes të Himalajeve, shkrihet bora dhe akulli i përjetshëmjw2019 jw2019
Zor olan nokta, bölgeye uzun vadeli istikrar getirecek ve Avrupa ile bütünleşme yolunu açacak, en az karmaşık çözümü bulmak
Mendon se është bukur?Setimes Setimes
SETimes' a konuşan mühendis, biyolojik çeşitliliğin kaybedilmesinin " çiftçilik kültürlerinin adapte olma becerisini azaltacağını ve bunun da biyokültürel mirasımızın bir kısmının yok olmasına yol açacağını " söylüyor
Ika nga këtuSetimes Setimes
Bu üst düzey teslimler, Sırbistan' ın AB ile daha yakın ilişkiler kurmasının yolunu açacak olan AB Fizibilite Çalışmasının öncesinde gerçekleşti
Nëse e prek atëSetimes Setimes
Benzer şekilde zihinlerini yanlış düşüncelerle beslerlerse, bu ahlaken yozlaşıp kutsallıklarını kaybetmelerine yol açacaktı.
dhe të tregoj të vërtetënjw2019 jw2019
Bu da fiyatarda düşüşe yol açacak
E marr unë që këtejSetimes Setimes
Yehova ilk ana babamıza itaatsizliğin ölüme yol açacağını söylediğinde kim bunun tersini savundu?
Nuk ka nevoje qe te vdes asnjerijw2019 jw2019
Bu arada muhalefet lideri Nikola Gruevski kendi deyimiyle karşılaşılan " sayısız usulsüzlük ve sahtekârlığı " kınayarak, yerel seçim sonuçlarının bir sonraki parlamento seçimlerinde muhalefetin zaferine giden yolu açacağı öngörüsünde bulundu
Nuk dua problemeSetimes Setimes
Hükümet açacağı iki ayrı ihaleyle, bilgi teknolojisi becerilerini artırmak ve bilgisayar tabanlı eğitimi yaygınlaştırmak için toplam # bin bilgisayar sağlamayı planlıyor
Dhe ju kërkoj at, faljen e ZotitSetimes Setimes
Son günler, yeryüzünde kötü haberlerin kendiliğinden tırmanış göstermesine yol açacak bir olayla başlayacaktı.
është në rregull?jw2019 jw2019
Gerek Cengiz gerekse Günter bunu yapmanın ciddi sonuçlara yol açacağını söylemekle birlikte, yine de Kürtleri giderek zorlaşan bir konumda görüyorlar
Kjo eshte prap e njejtaSetimes Setimes
Yasa tasarısı temelde, özel sigorta şirketlerinin devlet sağlık bütçesinin büyük kısmını yönetmesine olanak sağlayarak sistemin özelleştirilmesine yol açacak
Sër SahanlëpirësiSetimes Setimes
Dünya Kiliseler Konseyi’nin genel sekreteri Konrad Raiser, “bu yüzyılın ve bu binyılın sonuna ilerledikçe, bunun sadece simgesel bir eşik olmadığı, çığır açacak nitelikte bir değişimin gerçekleşmekte olduğu hissi doğuyor,” dedi.
Pra të lutem, zemërjw2019 jw2019
17 Samuel’in oğulları açgözlü ve bencil davranışlarının ne gibi sonuçlara yol açacağını hayal bile edemezlerdi.
Tungjatjeta djema.- Shpresoj që të pëlqejn pitetjw2019 jw2019
Futbol, Sırbistan’ da çok önem verilen bir spor. Önümüzdeki yıl, uluslararası spor kuruluşları ile işbirliği içinde Futbol Evini açacağız
Kalova shum bukur!Setimes Setimes
(İşaya 11:16) Yehova, dönmekte olan sürgünlerin önüne, sürgün oldukları yerden yurtlarına kadar yürüyüp gitmeleri için sanki bir yol açacak.
Çka di për armët, ku janë?jw2019 jw2019
Bill James ve matematik buna doğrudan yol açacak.
Atëherë, Nelson, shoh që paske filluar një aktivitet të vogëlOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Hastalık, savaş, açlık ya da ölüm tehdidinin olmadığı barış dolu bir ortamda sonsuza dek yaşamak, şüphesiz sonu gelmeyecek bir mutluluğun ve nimetlerin kapısını açacak.
Maks Matheson, është ajo çfarë unë mendoj se është?jw2019 jw2019
Biri şunu açacak mı?
Mund të na ndihmoni?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ankara, limanlarını ancak # ülkeden oluşan bloğun Kıbrıs Türklerine uygulanan izolasyona son verme sözünü tutması sonrasında açacağını söylüyor
Jam pak i zene, ReeceSetimes Setimes
202 sinne gevind in 7 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.