amis oor Turks

amis

/a.mi/ naamwoord manlike

Vertalings in die woordeboek Frans - Turks

arkadaşlar

naamwoord

La meilleure façon d'avoir un ami est d'être un ami.
Bir arkadaşa sahip olmanın en iyi yolu bir arkadaş olmaktır.

Soortgelyke frases

Mes amis
Arkadaşlar

faux-ami
Yalancı eşdeğer · yalancı eş değer · yalancı eşdeğer

Mes amis et leurs amis
Arkadaşlarım ve onların arkadaşları

Certains amis
Bazı arkadaşlarım

amie
ahbap · arkadaş · dost · eş · kel balık

Conseiller à un ami
Arkadaşına söyle

amis et parents
konu komşu

petit ami
dost · erkek arkadaş · kız arkadaş · sevgili

ami
ahbap · arkadaş · dost · eş · müsait · seven · uygun · yaren

voorbeelde

Cette île était Iffish, où était né son ami Vesce.
Burası îffish Adasi'ydı, arkadaşı Vetch'in doğmuş olduğu ada.

Viagra, le meilleur ami de l'homme.
Viagra, erkeklerin en iyi dostudur.

J'ai appelé mon ami de la police.
Emniyetteki arkadaşıma sordum.

Où est votre ami, l'Espagnol?
İspanyol arkadaşınız nerede?

Bien sûr, ce sont tous mes amis.
Elbette, hepsi arkadaşlarım.

Ce ne sont pas des amis.
Onlar arkadaş değiller.

Tu as un ami.
Bir arkadaşın oldu.

Tu aimes les nouveaux amis de mamans, petite fille?
Annenin yeni arkadaşını sevdin mi, yavrum?

Puis il avait découvert l’absence de ses amis.
Sonra da arkadaşlarının gelmediklerini fark etmişti.

Dieu miséricordieux, nous te confions nos amis Ben Zion et Krensky
Yüce Tanrımız,... burada sevgili dostlarımız Ben Zion ve Crensky için toplandık

Vous étiez amis?
Yani arkadaştınız?

Tu es plus qu'un ami, Anton.
Dosttan da ötesin sen Anton.

Dieu est le seul ami dont j'ai besoin.
Ben günahlarımın affedilmesi için yalvarıyorum.

En plus, je suis là pour voir un vieil ami.
Hem eski bir arkadaşımı görmek istedim.

Nous ne sommes pas exactement des amis.
Biz aslında arkadaş değiliz.

Vous êtes le seul ami de ce chapitre de ma vie que j'aimerais garder, croyez-moi!
Bu dönemde yanımda olmasını istediğim tek arkadaşım sensin.

Maintenant, je ne parle même plus avec mon meilleur ami.
Şimdiyse, en yakın arkadaşımla konuşamıyorum bile.

Un quiz sur nous pour nos amis.
Arkadaşlarımızın bizi ne kadar tanıdıklarını gösteren bir test olacak.

Où est votre ami?
Arkadaşınız nerede?

Est-ce ça que je dois dire à nos amis?
Şehirdeki arkadaşlarımıza söylemem gereken şey bu mu?

James, mon meilleur ami, est venu m'aider.
En iyi arkadaşım James bana yardım eli uzatmaya gelmişti.

Et tes amis me méprisaient.
Ve arkadaşların benden iğrendi.

Je suis moi aussi embarqué dans la même histoire, tout ça pour ton ex petit ami, qui, contrairement à mon père, est un enfoiré de criminel qui se retrouve en taule pour le seul crime qu'il n'a pas commis.
Ben de senin gibi namlunun ucundayım, bütün uğraşım senin eski sevgilin için ki; bu adam, babamın tersine, işlemediği bir suçtan kendini hapiste bulan aşağılık bir suçlu.

Ils veulent peut-être juste être amis.
Belki de sadece arkadaş olmak istiyorlardır.

Un ami devrait le faire.
Bunu bir dost yapmalı.