zirgs oor Turks

zirgs

naamwoord manlike

Vertalings in die woordeboek Letties - Turks

at

werkwoord

İnsan taşımak, yük taşımak veya yük çekmek için kullanılan Equus caballus türünden dört bacaklı büyük hayvan.

Skat, kas notiek ar ēģiptiešu zirgiem un kaujas ratiem!
Orada Mısırlıların atlarına ve savaş arabalarına neler olduğuna bak.

beygir

naamwoord

İnsan taşımak, yük taşımak veya yük çekmek için kullanılan Equus caballus türünden dört bacaklı büyük hayvan.

900 muskuļoti Detroitas zirgi.
900 beygir gücünde bir Detroit mucizesi.

Soortgelyke frases

Trojas zirgs
Truva atı

mājas zirgs
At · at

trojas zirgs
kötü virüs

zirgu skriešanās sacīkstes
At yarışı · at yarışı

sacīkšu zirgs
yarış atı

voorbeelde

Viņš varēja piemuļķot cilvēkus, bet ne jau zirgu!
Adamları kandırabildi ama bir atı kandıramadı! Hayır.

Kopš 1914. gada simboliskais jātnieks uz ugunssārta zirga atņem zemei mieru
Sembolik al atın binicisi 1914’ten bu yana dünyadan barışı kaldırdı

Skat, kas notiek ar ēģiptiešu zirgiem un kaujas ratiem!
Orada Mısırlıların atlarına ve savaş arabalarına neler olduğuna bak.

Takedas kavalērija nevar cīnīties bez zirgiem.
Takeda süvarileri, atları olmadan savaşamaz.

Trojas zirgi var iegūt jūsu saglabātās paroles.
Truva atı programları bilgisayarınızda kayıtlı şifrelerin hepsini tek seferde çalabilir.

(Salamana Pamācības 21:31.) Senatnē Tuvo Austrumu iedzīvotāji vēršus izmantoja zemes aršanai, ēzeļus — nastu pārvadāšanai, mūļus — jāšanai un zirgus — karošanai.
(Süleymanın Meselleri 21:31) Eskiden Ortadoğu’da öküzlerden saban çekmekte, eşeklerden yük taşımakta yararlanılırdı; katırlar binek hayvanı olarak, atlar ise savaş zamanı kullanılırdı.

Un noma post- zirgiem.
Ve sonrası atlar kiralama.

Jehova stāstīja Ījabam par strausu, kas ”atstāj kaunā un izsmieklā pat zirgu un viņa jātnieku”.
Yehova Eyub’a devekuşunun ‘ata ve binicisine güldüğünü’ söylemişti.

Andalūzijas zirgiem ir vairākas izcilas īpašības — tie ir spēcīgi, veikli, lepni un pakļāvīgi.
Endülüs atının belirgin özellikleri güçlü, çevik, gururlu ve uysal oluşudur.

Karaspēkiem bija nepieciešami spēcīgi zirgi, kas nebaidītos no kaujas trokšņa un būtu pietiekami stipri un izturīgi, lai vilktu smagus vezumus pa nelīdzenu apvidu.
Ordular savaşın gürültüsünden ürkmeyecek ve ağır levazımatı engebeli arazide taşıyabilecek güçlü ve dayanıklı atlara ihtiyaç duydu.

Cilvēks, kas vadīja šādu pajūgu, turēja pātagu labajā rokā un sēdēja nevis ratos, bet kreisās rindas pēdējā zirga mugurā.
At arabalarında sürücü koltuğu olmadığından sürücüler, at dizisinde arkada sol tarafta duran atın üzerine oturup kırbacı sağ elinde tutardı.

Ja zirgs dubultnieku nometīs, tad visiem radīsies aizdomas.
Dublör binip de düşecek olursa, herkes durumdan şüphelenir.

Sūti zirgus!
Süvarileri gönderin!

Es esmu kā zirgs steliņģī.
Ahırdaki at gibiyim.

Viņi sēdēja zirgu mugurās un nolūkojās, kā viņš nomirst.
O ölürken onlar da atlarının üstünde oturmuş onu izliyormuş.

Ķīniešu mozaīkas bija sevišķi neparastas — to veidotāji trīs dimensiju skulptūru metāla karkasu aizpildīja ar mālu, zirgu mēslu un rīsu salmu maisījumu.
Çin mozaikleri özellikle ilgi çekiciydi; çünkü yapıcıları üç boyutlu heykelin metal iskeletini kil, at gübresi ve pirinç sapıyla kaplamıştı.

Es nošāvu to zirgu!
O atı vurdum!

Jums būs jādodas ceļā pašiem ar saviem zirgiem.
Kendi atlarınızı getirmek zorundasınız.

Tas bija Zirga gada pēdējais mēnesis.
Çünkü bu zaman At Yılı'nın sonuydu.

”Zirgi, kas dejo vējā”
“Rüzgârda Dans Eden Atlar”

Trojas zirgs: programma, kas, šķietami veicot kādu nekaitīgu darbību, paver nesankcionētu piekļuvi datora sistēmai
Truva atı (Trojan): Kendini zararsız bir program gibi gösterir ve bilgisayarın güvenlik önlemlerini etkisiz hale getirir

(Ījaba 38:31—33.) Jehova aicināja Ījabu padomāt par vairākiem dzīvniekiem — par lauvu un kraukli, par kalnu kazu un meža ēzeli, par meža vērsi un strausu, par zirgu un ērgli.
(Eyub 38:31-33) Yehova, Eyub’un dikkatini bazı hayvanlara çekti; bunlar arasında aslan, karga, dağ keçisi, zebra, yaban sığırı, devekuşu, kuvvetli at ve kartal vardır.

12 Un notika, kad Amons bija sagatavojis zirgus un kaujas ratus ķēniņam un viņa kalpiem, tas gāja pie ķēniņa un tas redzēja, ka ķēniņš bija mainījies izskatā; tādēļ tas jau gribēja atkāpties no viņa.
12 Ve öyle oldu ki Ammon, kral ve hizmetkârları için atları ve arabaları hazırladıktan sonra, içeri kralın yanına gitti ve kralın benzinin değişmiş olduğunu gördü; bu yüzden onun huzurundan çekilip geri dönmek üzereydi.

Kurbete. Zirgs izpilda vairākus lēcienus uz pakaļkājām, ar priekškājām neskardams zemi.
Courbette: At, ön bacaklarını havaya kaldırarak arka bacaklarıyla bir dizi zıplama hareketi sergiler.

Jā, tas ir liels pulks jātnieku baltos zirgos.
Evet, beyaz atlar üzerinde bir ordu.