prijaviti se oor Turks

prijaviti se

Vertalings in die woordeboek Serwies - Turks

oturum açmak

Prijavila si se na servis i poslala poruku Robu Turkla.
VidTree'de oturum açtın ve Rob Turkla'ya mesaj gönderdin.

пријавити се

Vertalings in die woordeboek Serwies - Turks

oturum açmak

Soortgelyke frases

Prijavi se
Oturum Aç

Prijavi se kao
Oturum durumu

voorbeelde

Ivanković planira da ga završi do kraja ove godine i prijavi se za Ginisovu knjigu svetskih rekorda
Ivankoviç eserini yıl sonuna kadar tamamlayıp Guinness Rekorlar Kitabı' na başvurmayı planlıyor

Kad sam zadnji put proverio, nije bilo nezakonito prijaviti se.
Bildiğim kadarıyla o tarihte seçmen kaydı yapmak yasadışı değilmiş.

Prijaviću se.
Teslim olacağım.

Samo želim da razgovaramo o tome pre nego što odeš i prijaviš se.
Keşke orduya yazılmadan önce bunu bir konuşsaydık.

Otići ću na jedno takvo mjesto i prijaviti se za privremeni posao.
Şimdi gidiyorum ve ismimi işlerden birine yazdırıyorum.

Prijavio se u vojsku, mislim.
Orduya katıldı, sanırım.

Prijavio se za premeštaj i dnevni posao kad smo se uzeli. Za gradski posao.
İstasyonu devraldığımız gün, şehirde bir işe transfer edilmesi için başvuruda bulundu.

Da, prijavio se za posao u okrugu.
Evet, bu civardaki her işe başvurdu.

Stigao sam na aerodrom, u hotel, prijavio se i u holu naišao na brošuru za sidnejski festival.
Havalananına, otele geldim, giriş yaptım ve lobide otururken, Sydney Festivali için bir broşür vardı.

Prijavila si se za posao kod mene.
Bana bir iş başvurusu yaptın.

Prijavio si se?
Başvuruyu yaptın mı?

Prijavio se.
Girmiş.

Prijaviću se na rehabilitaciju.
Rehabilitasyona da gideceğim.

Prijavićeš se u vojsku?
Askere mi yazılacaksın?

Prijavila si da je Velika Berta mrtva, da je zaštitiš od lova.
Koca Bertha'nın avlanmasını engellemek için öldüğünü söylemiştin.

Prijaviš se, dobiješ stipendiju, onda odluciš da li ju želiš.
Sen başvur, bursu al, isteyip istemediğini soran düşünürsün.

Prijavi se, i dobićeš sopstveno krdo malih derišta stimulisanih šećerom za veče.
Katıl ve şeker komasına girmiş bir avuç sinir bozucu çocuğun olsun.

Hajde, prijavi se.
Sen de katıl.

Prijavio se u vojsku.
Orduya katılmak için.

STOP PRIJAVITE SE OBEZBEĐENjU
DUR GÜVENLİK KONTROLÜ

Svratite i prijavite se za Vaš Han posao i ja ću Vas zadovoljiti i pokrenuti.
Gel ve Han işin için başvur ve ben de seni çalıştırmaya başlatayım.

I ako me ne izaberete, prijaviću se za tim.
Eğer seçilmezsem, takıma girmeyi deneyeceğim.

Prijavio se u vojsku odmah posle toga.
Bu olaydan sonra gönüllü asker olmuş.

PRIJAVIO SI SINA NA NJENO TESTIRANJE LEKA.
Oğlunun ilaç testi için ona izin verdin.

Da li uputstvo reklo, " Prijavi se za udaljenu plazu na Bermudama "?
Talimatlarda, " Bermuda'daki uzak bir sahilde uygulayın " yazıyor muydu?