yürüme oor Noorse Bokmål
yürüme
Vertalings in die woordeboek Turks - Noorse Bokmål
gang
Ayrıca iki saat yürüme mesafesindeki bir ormandan odun topluyoruz.
Vi samler også ved i skogen, omkring to timers gange unna.
kappgang
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Yürü hadi.
Men jeg føler sky ld over hans dødOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Dümdüz yürü.
Du skal vel ikke opptre?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu şeylere dair gerçek bir ruhi anlayışa sahip olmamız, Yehova’yı memnun etmek üzere “rabbe lâyık surette yürü”memize yardımcı olacaktır.—Kol.
Hva kommer til å skje med oss?jw2019 jw2019
Zorlukları aşmasına yardım etmekte benim de bir katkımın olmasını istiyorum’ şeklinde muhakeme yürütür.
Du har stadig et valgjw2019 jw2019
2 Ve şimdi, bunu gören Lamanlılar korkuya kapıldılar ve kuzey ülkesine yürüme fikrinden vazgeçip bütün ordularıyla Mulek şehrine geri çekildiler ve istihkâmlarında kendilerini korumaya çalıştılar.
Vi kan ikke gå så nært som # meter tilen agent for å få belønningenLDS LDS
Dar yürüme yolların dışında lagünün ve kafeslerin etrafına titanyum tel örgüler aldınız.
Jeg vet ikkeOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Finnish Gold Suitine doğru yürü ve kapıyı çal.
Performance- artisten?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Siz gençlere yöneltilen bu öğütler binlerce yıl önce Mukaddes Yazıların Vaiz kitabına yazılmış olan kaydın bir yansımasıdır: “Ey genç adam, [kız] tazeliğinde sevinçli ol, ve gençliğinin günlerinde yüreğin seni sevindirsin, gönlünün yollarında, ve gözlerinin gördüklerinde yürü.”
I morgen tar vi inn på hotelljw2019 jw2019
Bir Angler sopanın ucuna kanca takar..... kapıların ve pencerelerden malları yürütür.
Jeg begynner å skjønne detOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
3, 4. (a) Tanrı’yla yürüme betimlemesi ne açıdan etkileyicidir?
Vel, her er vijw2019 jw2019
Yürü iman yolunda.
Ditt hykleri ydmyker meg!jw2019 jw2019
Git, git, yürü.
Tenk hvor ille det hadde værtOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Parkinson’un tarifi hâlâ dikkate değer şekilde tam ve doğrudur: ‘Hareket etmeyen kısımlarda ve desteklenen anlarda bile süren ve kas gücü gittikçe zayıflayan irade dışı titrek hareketler; gövdeyi öne eğme eğilimi, yürüme temposundan koşma temposuna geçiş, ancak duyuların ve zihinsel yeteneklerin zarar görmemesi.’
Vel, du har stemmen min pa grammofonenjw2019 jw2019
Dışarıda bir adamları varsa, hapishaneye yürü ve el salla
Dressen, slipsetopensubtitles2 opensubtitles2
Yürü bakalım.
Jeg stilte jo bare et spørsmålOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Örneğin geçirdiği bir ameliyatta, yürüme ve konuşma yeteneği ciddi şekilde hasar gören bir hemşire, kocası arabalarını işlek bir yaya kaldırımının yakınlarına park ettiğinde dergi dağıtma işine katılabileceğini fark etti.
Nå må du stikke, din oksejw2019 jw2019
Adair, yürü gidiyoruz.
De banker demOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yürü be hacı.
Du er en lovende maler, men alt talentet kan gå rett vestOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sokağın şu tarafından yürü
Vet du hva dette er?opensubtitles2 opensubtitles2
Yürü, enayi!
Jeg vil bare kysse degOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yürü Tanrı’nın yolunda,
Jeg har aldrig kørt galt førjw2019 jw2019
Tanrı’yla yürü lekesiz,
De venter på at vi skal komme utjw2019 jw2019
Yürü hadi.
Det er grøntOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Haydi yürü Seth!
Fikk du et bilde av de klippeformasjonene?De er ville!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öne doğru yürü.
Savner du henne, eller?- JaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
201 sinne gevind in 5 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.