öğle yemeği oor Albanees
öğle yemeği
Vertalings in die woordeboek Turks - Albanees
drekë
Aç olduğum için yaklaşık on birde öğle yemeği yedim.
Hëngra drekë rreth orës njëmbëdhjetë sepse kisha uri.
sillë
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Öğle yemeği
Vertalings in die woordeboek Turks - Albanees
drekë
sq
ushqim, zakonisht shërbehet në mesditë
Aç olduğum için yaklaşık on birde öğle yemeği yedim.
Hëngra drekë rreth orës njëmbëdhjetë sepse kisha uri.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Kendime öğle yemeği hazırlamak zorunda olmadığım ilk zamanlardandı.
Është e mprehtëted2019 ted2019
Fakat bir öğle yemeği arasında o zamanlar bu işin gözetimini yürüten Joseph Rutherford birader benimle konuşmak istedi.
Mos e hebrenjve dhe të krishterëve si aleatë.A e dini se, z. Ferris?jw2019 jw2019
Öğle yemeğim olacak.
Kush është ky djalë?OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
▪ Öğle Yemeği: Öğle arasında bölge ibadetinin yapıldığı yerden ayrılmak yerine lütfen yiyeceğinizi yanınızda getirin.
Prit, kush është këtu?- Dhe të tjerë si kjojw2019 jw2019
Şimdi öğle yemeği teklifimi neden kabul etmediğini anladım.
I planifikuar të përballet me atë </ i > dhe të kërkojnë të dinë se çfarë ishte problemi i tij. </ iOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sıradaki müşterilere e-posta atacağım ve en geç öğle yemeğine orada olacağım.
l kam dhënë mjaft para deri taniOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sıfır-sıfır-bir olan genç bir adam şöyle açıklıyor: “Günde bir öğün yemek yiyorum.
Të gjithë do të ndalohenjw2019 jw2019
Kantinde iki kızla birlikte öğle yemeği yiyorsun. O sırada, okula yeni gelen çocuk oradan geçiyor.
Ai s' ka bërë asgjë të keqejw2019 jw2019
O öğle yemeğimdi.
Diçka i ka ndodhur dhe nuk është duke shkuar me ndonjë femërOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Hemen öğle yemeğini hazırlayım.
Kjo është plotësisht llogjikeOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Sabah çıkarken öğle yemeğini almayı unutmuşsun.
Sapo munde një luftëtar TekenOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öğle yemeğine üç gün geç kalmıştı.
Të sjellë para për dorëzani atë jashtëOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Tamam bebeğim, öğle yemeğinden sonra ararım.
Përgatituni për urgjencëOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Yarın onu öğle yemeğine götürecek.
Pro kete vit eshte serish ketuOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ronald’a öğle yemeğinde kendisini ziyaret etmemize neden olan soruyu sordum. “Nasıl oldu da Saba’da Krallığı müjdelemeye geldin?”
Ndal, qëndro atyjw2019 jw2019
Aç olduğum için yaklaşık on birde öğle yemeği yedim.
Kjo po që është e bukur!Tatoeba-2020.08 Tatoeba-2020.08
" Öğle yemeğimiz mahvoldu "
Epo, besoj që mund t' ju çoj me makinë deri të qyteza tjetërOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öğle Yemeklerini Hazırlayan Çocuklar
Uragani Xheikjw2019 jw2019
Bak, onun öğle yemeği parasını aldım!
Le ta shohim si luan tiOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öğle yemeğini daha yeni yediniz.
Gjenerali të dërgon fjalë që do të takojë plitikanin tëndOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öğle yemeği hazırlattım.
Meri, Çapmani do ju nxirrte në mes të rrugësOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ram' le de dövüşme sakın, öğle yemeği niyetine yer seni
Vetem mos qit shume, ne rregull?opensubtitles2 opensubtitles2
Öğle yemeği zamanı benim favorim çünkü Sam ve Patrick'i görüyorum.
Dhe më pas gjithçka ndryshoiOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Öğle yemeğim demedin mi?
Do të thotë se më duhet të të kërkoj falje, SamirOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
304 sinne gevind in 11 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.