olgun oor Albanees
olgun
tr
(Meyve, tahıl vb. için) Toplanmak ve yenmek için uygun bir gelişme aşamasına ulaşmış.
Vertalings in die woordeboek Turks - Albanees
pjekur
Aynı zamanda bu konuda olgun bir yakınımızdan öğüt almasını tavsiye ettim.
I thashë të merrte edhe mendimin e të krishterëve të pjekur në kongregacion.
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
Olgun
Vertalings in die woordeboek Turks - Albanees
Geen vertalings nie
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Buna iyi haberin olgun ve etkili bir vaizi olarak ilerlemek de dahildir.
Pyeste per jujw2019 jw2019
AK' nin terörizme karşı son zamanlarda yaptığı vurgu bölge içinde önemli bir olgu niteliği taşıyor
Do të mund të pajtohesha me atë, NikSetimes Setimes
(b) İsa’nın bir takipçisi için olgun olmak ne anlama gelir?
Nga kush mer urdhera?jw2019 jw2019
Olgun bir Hıristiyan olan elçi Pavlus bile samimiyetle şunu kabul etmişti: “Doğruyu yapmak istediğim zaman, kötülük yanı başımda bekliyor” (Romalılar 7:21).
Rradha jotejw2019 jw2019
Olağanüstü çıkışıyla yavaş yavaş Rus sokak yaşamının hicivli bir tarihçisi olarak ün kazandı ve 1882'de o zamanın önde gelen yayıncılarından Nikolai Leykin'in sahibi olduğu Oskolki (Fagmanlar) için yazıyordu. Çehov'un bu aşamadaki tonu, olgun kurgusuyla bilinenlerden daha ağırdı..
Kalova shum bukur!WikiMatrix WikiMatrix
Bugün, İsa’nın takipçilerinin cemaatinde ruhen olgun ihtiyarlar var.
Doktor, do preferoja të mos bënit qeshjen e shkencëtarit të çmendur, ndërsa unë jam e lidhur me këtë makinerijw2019 jw2019
• Olgun ruhi çobanlar başkalarını nasıl eğitir?
Buker, Buker, më nxirr që këtujw2019 jw2019
İkinci deney aşamasında, lezyonu oluşturduk, aynı hücreleri yeniden aşıladık, ve bu deneyde, hücreler kaldılar -- ve olgun nöronlara dönüştüler.
Prit, kush apo çfarë eshtë Telemoni?ted2019 ted2019
Bu konuda kişisel seçimimiz ne olursa olsun, başka olgun iman kardeşlerimizin bizimkinden farklı görüşleri olabileceğini unutmamalıyız (Romalılar 14:3, 4).
A ka ndonjë pikë referimi nga aty ku ndodheni ju?jw2019 jw2019
Mümkünse anne babandan veya olgun bir arkadaşından kıyafetin hakkında fikir al.
Ne i mabjmë këta gurë në shumë vendejw2019 jw2019
□ Yurtdışında yaşamış olgun kişiler bana ne yapmamı tavsiye ediyor? (Özdeyişler 1:5).
Do e çojmë këtë drejt e në muzejw2019 jw2019
Aynı şekilde, Mukaddes Kitabı tetkik eden birinin, Tanrı’nın olgun bir hizmetçisi olarak gelişmesi için daha resmi ve düzenli inceleme yapması gerekir (İbr.
Oh, Zot i madh, e pe?jw2019 jw2019
(Yakub 1:19) İnsan kendi kendini değerlendirirken kendi hakkındaki gerçekleri net göremeyebileceğinden, olgun iman kardeşlerinin tarafsız fikirlerini dinlemek akıllıca olacaktır.
Nuk di ta pilotojjw2019 jw2019
Bir gerçek (veya olgu); var olduğu, doğru olduğu veya gerçekleştiği kabul edilen şeydir.
Merre sërisht jetën tëndeWikiMatrix WikiMatrix
Bunun yerine, sorunun üstesinden gelmenize yardım edebilecek yetişkin ve olgun bir arkadaşınızla konuşun; özellikle bu kişi Mukaddes Kitabın hikmetli öğüdünü uygulamanıza yardım edecek biri olursa daha iyi olur.—Süleymanın Meselleri 17:17.
Kompania ime interesohet të mësojë nëqoftëse është karakterizuar si vetëvrasjejw2019 jw2019
En iyisi, ruhen olgun biriyle konuşman olacaktır; tercihan anne ya da baban olabilir.
Çfarë është ajo?- Ti e di, ti e ke shpikurjw2019 jw2019
Birkaç olgun yetişkine genç bir erkeğin hangi niteliği mutlaka geliştirmesi gerektiğini sor ve o alanda gelişmen gerekip gerekmediğini düşün.
Plako, këto janë paratë e miajw2019 jw2019
Bu görüntünün yüksek çözünürlükteki versiyonlarına ek olarak, babamla ben aynı olguyu kullanarak tamamen hacimsel görüntü için bekleyen yeni bir patent tasarımı üzerinde çalışıyoruz.
Me lejo edhe nje here qe te te kerkoj falje, qe i keqkuptova urdherat e tuaQED QED
İsa’nın takipçileri olan olgun erkekler öksüz çocuklara nasıl yardım edebilir?
Ne vlerësojmë të njëjtat gjërajw2019 jw2019
Bugün ise güvenlik olgusundan, içinde yaşadığımız güvenlik dünyasından, güvenliğin sahip olduğu hakim güçten endişe duyuyorum.
E ke hetuar hapësirën e zbrazët në murin e shtëpisë simeted2019 ted2019
Tanrı’nın teşkilatının yerdeki kısmı sürekli büyüyor ve dünya çapındaki cemaatlerde ihtiyar ya da hizmet görevlisi olarak hizmet etmeye gönüllü olgun erkeklere duyulan ihtiyaç giderek artıyor.
Do ta konsiderojjw2019 jw2019
Eğer bunu yapmazsak, “olgun insanlar için” olan “katı gıda”yı sevmeyi nasıl öğrenebiliriz? (İbraniler 5:14).
Shpëtoni shkollën tonë!jw2019 jw2019
Öte yandan olgun bir erkek, bir ilişkiye katkısı olacak niteliklere sahip bir kız arar (Matta 19:6).
Çfarë ka ndodhur?jw2019 jw2019
Halkı temsil eden bir heyet kendisinden ezici önlemlerden bazılarını kaldırmasını istediğinde, daha yaşlı danışmanlarının olgun öğüdünü dinlemedi ve halkın üzerindeki ağır yükün daha da ağırlaştırılmasını emretti.
Jo, Pra le te largohemijw2019 jw2019
Sorunlarınız hakkında ana babanızla ve başka olgun kişilerle konuşun.
Zoti Ferrigno.Hej, jam Piter Klejvënjw2019 jw2019
201 sinne gevind in 9 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.