madre oor Turks

madre

[ˈmadre] naamwoord vroulike

Una donna con almeno un figlio

Vertalings in die woordeboek Italiaans - Turks

anne

naamwoord

Una donna con almeno un figlio

En az bir çocuğu olan bir kadın.

Il sogno di ogni madre è che il figlio diventi un medico o un avvocato.
Her annenin hayali oğlunun bir doktor ya da bir avukat olmasıdır.

ana

naamwoord

Una donna con almeno un figlio

En az bir çocuğu olan bir kadın.

Se volete vedere come sarà la figlia da vecchia, guardate sua madre.
Eğer kızının yaşlılıkta ne olacağını görmek istersen, anasına bakabilirsin.

ame

Anne

genitore femmina

Devi prendere in considerazione il consiglio di tua madre.
Annenin tavsiyesini alman gerekiyor.

Soortgelyke frases

Madre Teresa di Calcutta
Rahibe Teresa

Madre Terra
Doğa Ana · Yertinç Ana

dura madre
Dura mater

lievito madre
ekşi maya · mayalı hamur

lingua madre
anadil · anadili

madre lingua
ana dili

pasta madre
ekşi maya · mayalı hamur

scheda madre
Anakart · anakart · sistem kartı

madre sostitutiva
taşıyıcı anne

voorbeelde

Avrei dovuto ascoltare mia madre.
Annemi dinlemeliydim.

Nelle idi di marzo, in tutta l’Asia Minore, si celebrava formalmente il culto della dea Madre, con cerimonie in onore di Cibele, o Rea, la grande Madre degli dèi”. — Vol. 15, p.
Annelere tapınma, Anadolu’da her yıl 15 Mart’ta Tanrıların Anası olan Kibele ya da Reia onuruna yapılan resmi törenlerle gerçekleştirilirdi” (The Encyclopædia Britannica, 1959, Cilt 15, s.

E non vuoi che il bambino che aspetti abbia una madre assassina, vero?
Ve içindeki bebeğin bir anne olarak bir katille büyümesini istemezsin, değil mi?

Mia madre fu scelta
Annem seçilmişlerdendi

Ma la madre la pensa diversamente.
Fakat anne bunun yeterli olmadığını bilir.

Ascolta, ho una cugina, Mae, da parte di mia madre ok?
Bak, anne tarafından bir kuzenim var, Mae, tamam mı?

Mia madre è di sopra.
Annem üst katta.

Shelburne era il nome in codice di mia madre quando era un'agente della CIA.
Shelburne annemin CIA ajanıyken kullandığı takma bir isim.

Tanto, devo andare a vedere se ha telefonato mia madre.»
Zaten annemin telefon edip etmediğini öğrenmem gerek.""

Parli come tua madre ora?
Sen cidden annen gibi konuşmaya başladın.

13 Dopo un discorso udito a un’assemblea di circoscrizione, un fratello e sua sorella capirono che dovevano cambiare il modo in cui trattavano la madre, che viveva altrove e che era stata disassociata sei anni prima.
13 Çevre ibadetinde bir konuşma dinledikten sonra bir birader ve onun ikiz kız kardeşi, altı yıldır müşareket kesilmiş olan ve başka bir yerde yaşayan anneleriyle ilişkilerinde ayarlamalar yapmaları gerektiğini fark ettiler.

Forse è lo stesso per tua madre.
Muhtemelen annen için de durum böyle.

Una madre può anche essere spinta dalla compassione a mangiare di meno per non far mancare il cibo ai suoi bambini.
Anne çocuklarına duyduğu şefkat sonucu beslenebilmeleri için kendi payından bile verir.

Beh, mia madre lo preparava sempre.
Annem eskiden onlardan pisirirdi.

Mia madre è morta quando ero molto piccola.
Annem ben çok küçükken ölmüş.

Ehi, indossi la collana di mia madre. Perle.
Hey, annemin kolyesini takmışsın.

Mia madre e mio padre hanno scavato per tutta la spiaggia... ma non l'hanno trovato.
Annemle babam, tüm kumsalı kazdılar ama bir türlü bulamadılar.

Edward chiamò vari Chadwick fino a quando parlò con una ragazzina che gli disse che la madre era fuori.
Edward, annesinin dışarıda olduğunu söyleyen bir kıza ulaşana kadar birkaç kez Chadwick'i aramak zorunda kaldı.

Perche'sua madre ha tirato le cuoia e lei lo ha completamente ignorato.
Çünkü annesi mortu çekti ve Joan aldırmadı bile.

Non e'colpa di tua madre.
Bu annenin hatası değil.

Per esempio, la madre di John aveva un’amica il cui figlio era morto cinque anni prima di quell’incidente mentre cercava di attraversare quella stessa superstrada.
Örneğin, yukarıda anlatılan kazadan yalnızca beş yıl önce John’un annesinin bir arkadaşının kızı da, aynı otoyoldan geçmeye çalışırken ölmüştü.

C'è la possibilità chela madre controlli il bambino, si assicuri che stia bene.
Anne bebeğini kontrol edebilir, güvenli olup olmadığını.

Una figlia affettuosa non puo'fare un salto senza avvisare per fare pazzie con la sua bellissima madre?
Annesine düşkün bir kız haber vermeden uğrayıp güzeller güzeli annesiyle çılgın vakit geçiremez mi?

Come e'successo a me e a tua madre.
Annen ile benim için oldu.

Credi che mia madre sia viva?
Annemin hayatta olduğuna inanıyor musun?