sevinçli oor Portugees
sevinçli
Vertalings in die woordeboek Turks - Portugees
alegre
Bu sevinçli olaya iştirak ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Obrigada a todos por estarem nessa alegre ocasião.
exultante
Meslektaşlarım bunun iade edildiği varsayımıyla çok sevinçli.
Meus colegas estão exultantes com a perspectiva do seu retorno.
radiante
Geskatte vertalings
Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings
voorbeelde
Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
# Duydum tek başıma Bu sevinçli nakaratı
Eddie, estás muito enganadoOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kaçmak için harcadığı çabaya karşın, eve döndüğü için sevinçliydi.
Exercer actividades de informação, aconselhamento e divulgação de resultadosLiterature Literature
(İşaya 26:1, 2) Bunlar, Yehova’ya güvenen insanların sevinçli sözleridir.
Vamos agir correctamentejw2019 jw2019
(Efesoslular 3:18) Kaydettiğiniz ilerleme sadece şimdi sevinçli ve mutlu kalmanıza değil, sonsuza dek ilerleme kaydedebileceğiniz Tanrı’nın yeni dünyasında, Gökteki Krallığının yönetimi altında sağlam bir yer edinmenize de yardım edecektir!
Recordações do fim de curso da Alisajw2019 jw2019
Siz gençlere yöneltilen bu öğütler binlerce yıl önce Mukaddes Yazıların Vaiz kitabına yazılmış olan kaydın bir yansımasıdır: “Ey genç adam, [kız] tazeliğinde sevinçli ol, ve gençliğinin günlerinde yüreğin seni sevindirsin, gönlünün yollarında, ve gözlerinin gördüklerinde yürü.”
Tirem-me daqui!Alguém que me tire daqui!jw2019 jw2019
(Mezmur 148:12, 13). Dünyanın sunduğu itibar ve ödüllerle karşılaştırınca, Yehova’ya tamgün hizmet etmeyi yaşam tarzı haline getirmek, sevinçli ve doyum veren bir yaşamın şüphesiz en emin yoludur.
Não é comigojw2019 jw2019
Kardeşler, hep sevinçli olun, yolunuzu düzeltmeye, birbirinizden teselli bulmaya devam edin, aranızda düşünce birliğini koruyun, barış içinde yaşayın (2. Kor.
Estava dizendo o mesmo!Não era?jw2019 jw2019
Dördüncü gün ev sahibi çok sevinçliydi, çünkü Tupman’a yönelik suçlamanın hiçbir dayanağı olmadığına kaani olmuştu.
Não, não, não posso irLiterature Literature
Ama karanlıkla boğuşan ve onun içine çekilmiş insanlar bulmak yerine, ışık saçan sevinçli insanlarla karşılaştık!
Eu compreendoLDS LDS
Bilirsiniz işte. Ailemize yeni bir birey katıldığı için, ki buna çok sevinçliyim. İşlerin nasıl yürüdüğünü ona öğretmeliyiz.
Todos deveríamos nos armarOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Geçen beş yıldaki olayları düşündüğümde, onları hem sarsıcı hem de sevinçli olarak tanımlayabilirim.
Não, não achojw2019 jw2019
Vaftizin sevinçli, fakat ciddi bir olay olduğunu özellikle belirtin.
Jesus, depois dessa confusão, esses cuzões vão matá- los e atirá- los em algum lugarjw2019 jw2019
Onun yönetiminin sonucu olarak kusursuz ve sonsuz bir yaşam sürmeye dayanan mutlu beklenti, bizlere sevinçli olmak için yeterince neden veriyor.
Além disso, a recorrente pede ao Tribunal de Primeira Instância que condene a Comissão no pagamento da última parte da subvenção bem como que a condene a indemnizar o prejuízo que sofreu decorrente, por um lado, do não pagamento da última parte da subvenção e, por outro, dos processos intentados pelo OLAF e seguidamente pela Comissãojw2019 jw2019
İnsanlar evlerine dudaklarında övgülerle dönüyor, gecenin sakin havasında sevinçli sesler yankılanıyordu.
Eu queria saber como te sentesLiterature Literature
Gördün mü, çimenlikte olan tüylü bir tavşan kadar sevinçliyim...
A única testemunha admite, agora, que mentiuOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Harika, onun için çok sevinçliyim.
Foi ela que deu a boneca a EmmaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Onlar neden sevinçlidirler?
Podem ser potenciais parceiros das autoridades públicas as empresas privadas que operam no sector daenergia, desde que sejam fornecedores de energia ou prestem outros serviços energéticosjw2019 jw2019
Beni anlayan birini bulduğum için çok sevinçliyim
Sinto falta dissoopensubtitles2 opensubtitles2
Tanrısal bağlılığın kutsal sırrıyla ilgili hangi sevinçli imtiyaza sahibiz?
MODO E VIA DE ADMINISTRAÇÃOjw2019 jw2019
Kutsal Kitap şöyle der: “Anladım ki, insan için yaşamı boyunca iyilik etmekten ve sevinçli olmaktan daha güzel bir şey yok.
Sente- me numa cadeira de rodasjw2019 jw2019
Duygusal ve fiziksel olarak acı çeken biri nasıl sevinçli olabilir?
Confirme e desliguejw2019 jw2019
Bu yüzden hiçbir zaman zarar görmeyecek, tersine, hem şimdi hem de gelecekte birçok sevinçli mükâfat alacağız.
Eu era velho, pobre e derrotado mesmo antesda guerrajw2019 jw2019
Orada hazır bulunanlar neden bu kadar sevinçliydi ve bu sözlerle ne demek istediler?
Parece uma figueirajw2019 jw2019
Başka Bir Sevinçli Buluşma
É impossível para mim ficar com ele, apesar do meu desejojw2019 jw2019
Buna katılmak ne sevinçli bir imtiyaz olacak!
que cada contribuição do FSE para um documento único de programação do objectivo n.o # deverá ser de dimensão suficiente para justificar uma gestão separada e deverá pois ascender a, pelo menos, # % do total da contribuição dos Fundos estruturaisjw2019 jw2019
204 sinne gevind in 7 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.