balıkçılık oor Fins

balıkçılık

naamwoord, Noun

Vertalings in die woordeboek Turks - Fins

kalastus

naamwoord
fi
kalan pyynti
Kıyı ötesi sondaj, balıkçılık, hatta turistik etkinlikler uzun yıllar tehlikeli ve imkansız olacak.
Meren resurssit kuten rannikkoporaus, ammatillinen kalastus, - jopa rantojen virkistyskäyttö tulisi vaaralliseksi tai mahdottomaksi vuosien ajaksi.
wikidata

kalatalous

naamwoord
Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

kalastusurheilu

naamwoord
Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

kalastusyritys

naamwoord
Elçi Petrus Beytsayda’dan Kefernahum’a taşınmıştı. Orada kardeşi Andreas ve Zebedi’nin oğulları ile birlikte balıkçılık işi yapıyordu.
Apostoli Pietari ilmeisesti muutti Betsaidasta Kapernaumiin, jossa hänellä oli kalastusyritys veljensä Andreaan sekä Sebedeuksen poikien kanssa.
Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

urheilukalastus

naamwoord
Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Giderek daha çok araştırmacının, akıntı ağları balıkçılığını “denizin soyulup soğana çevrilmesi” ve akıntı ağlarını da “ölüm perdeleri” olarak nitelemesine hiç şaşmamalı.
Sanjay.- Oletko kuullut hänestä?jw2019 jw2019
Parakete balıkçılığına.
Ketään ei tarvitse tappaa!jw2019 jw2019
İncil kayıtları Simun Petrus’un balıkçılık işini ortaklarıyla yaptığını söyler.
Valmista onjw2019 jw2019
▪ Yörenizdeki balıkçılık kurumundan ya da bu konudaki uzmanlardan, kaçınılması gereken balıkları ve zehirli balıkların tutulma ihtimali olan yerleri öğrenin
Olet kykenemätön kommunikoimaan selkäytimen kanssa...... joka on mielenkiintoista, koska näet itsesi käyttäytymässä typerästi...... mutta et voi hallita sitäjw2019 jw2019
Hem spor amaçlı avlananlar hem de sanayileşmiş balıkçılık yapanlar nüfuz sahibi kişiler olduğu için, politikacılar balık rezervlerini korumaya yönelik adımlar atmaktansa, oy getiren kararlar vermeye meyilli.
Meidän täytyy etsiä asettajw2019 jw2019
Japonya dünyanın en büyük balıkçı filolarından birine sahiptir ve küresel balık avlamalarının yaklaşık %15'ini oluşturur; Japonya'nın balıkçılığının ton balığı gibi balık stoklarında azalmaya yol açtığına dair bazı iddialarda bulunmaktadır.
Onko sinulla nälkä?- MahdotonWikiMatrix WikiMatrix
Ben balıkçılığı kastetmiştim.
Kiitos ja ylistys!OpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bu, önceleri ölü durumdaki denizin kıyısında yapılan balıkçılık işiyle betimleniyor.
LD# olisi ilmaistava mikrogrammoina testiainetta mehiläistä kohtijw2019 jw2019
Balıkçılığa yardım ettiğini sanıyor.
YLEISET SÄÄNNÖKSETOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Kıyı ötesi sondaj, balıkçılık, hatta turistik etkinlikler uzun yıllar tehlikeli ve imkansız olacak.
Miten Tritanrix HepB annetaanOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bir gün sonra, The New York Times’ın başyazısında şunlar söylendi: “Sevinç içinde olan bir deniz biyologu, salı günü Japonların gelecek yılın [1992] sonuna kadar akıntı ağları balıkçılığına son vereceklerini bildirmelerini, ‛küre ekolojisinde tatlı bir zafer’ olarak niteledi.”
Oliko se ennen vai jälkeen sen kun hän antoi sinulle tuon platinakorun?jw2019 jw2019
Bazı yerlerde eğitimsiz çocuklar duvarcılık, balıkçılık, dikiş gibi işlerde çıraklık yapması için birinin yanına verilir.
Kaikki kunnossajw2019 jw2019
Hayatımızın sonuna kadar bir adada balıkçılık yaparız.
Komissio ilmoitti Italialle # päivänä heinäkuuta # päivätyllä kirjeellä päätöksestään aloittaa perustamissopimuksen # artiklan # kohdassa tarkoitettu muodollinen tutkintamenettely lain nro #/# # §:n #-bis momentilla säädetyn toimenpiteen osaltaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Hatta bazıları balıkçılık işine geri döndü.
Olen pelkkänä korvanajw2019 jw2019
Anlaşıldığı kadarıyla kârlı bir balıkçılık işinde ortaktılar.—Markos 1:16-21; Luka 5:7, 10.
Tukien ja korvausten osalta voidaan todeta kalatalouden ohjauksen rahoitusvälineestä (KOR) annetun asetuksen yksityiskohtaisen analyysin osoittavan, että kalajauho- ja öljynjalostusalalle ei yleensä voida myöntää julkista tukeajw2019 jw2019
25 Celile Gölü’nde Balıkçılık
Oma suojelusenkelinijw2019 jw2019
Nedenleri ise balıkçılık ve diğer insan etkileri ve bunu değiştirebilmek için yapılabilecek birçok şey var.
artiklassa tarkoitettuja päteviä yksikköjä koskevat vaatimuksetOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Bunu biliyorum çünkü balıkçılık araştırması yapan bir arkadaşım var orada o bana okyanustaki gemilerden raporlar yolladı.
MääränpääalueQED QED
Yerliler balıkçılık yapar.
Auttakaa minut ulos täältäOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Su seviyesi alçaldığında veya yükseldiğinde evler ya da köyün tamamı birkaç kilometre taşınabilir, böylece yeni kıyı şeridine ve daha verimli balıkçılık bölgelerine yakın kalırlar.
Talvi on tulossa, eikä meillä ole suojaajw2019 jw2019
Zebedi’nin oğulları, Petrus, Andreas ve ortakları da balıkçılık işini sürdürebilmeleri için gereken izni bu şekilde elde etmiş olabilir.
Siinähän sinä olet, Jennyjw2019 jw2019
Bölümüm eyalet polisiyle iş birliği halinde...... artı vahşi yaşam, balıkçılık ve av komitesi
Tämä on raikasta, odottamatontaopensubtitles2 opensubtitles2
Eğer bu, limonatanla balıkçılığım arasında bir seçim olsaydı, cevabımı biliyorum.
Kimble.Hänet tuomittiin siitäOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Avcılık ve balıkçılık lisanları yapıyorum, diyebilirim.
Säiliöalusten suhdeluvuksi vahvistetaanOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
Ama Guizhou Eyaletindeki Caohai Gölü'nde çok daha sıra dışı bir balıkçılık endüstri gelişmiştir.
Tämä keikka on arvokkaampi kuin pari puntaaOpenSubtitles2018.v3 OpenSubtitles2018.v3
201 sinne gevind in 4 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.