ibu oor Turks

ibu

naamwoord

Vertalings in die woordeboek Indonesies - Turks

anne

naamwoord

En az bir çocuğu olan bir kadın.

Jadi ibu, ada apa?
Şimdi anne, ne oldu?

ana

naamwoord

En az bir çocuğu olan bir kadın.

Hanya ibuku yang mengerti aku.
Beni bir tek annem anlar.

ame

hanimefendi

Ibu

Vertalings in die woordeboek Indonesies - Turks

sen

voornaamwoord

Setiap aku melihatmu, aku teringat akan ibumu.
Seni ne zaman görsem anneni düşünürüm.

siz

voornaamwoord

Setiap aku melihatmu, aku teringat akan ibumu.
Seni ne zaman görsem anneni düşünürüm.

Anne

Ibu sedang masak di dapur.
Anne, yiyecek bir şey yapıyor.

bayan

naamwoord

Sudah ada $ 3 juta dari Ibu asal kota New York.
New York'lu bayan 3 milyon veriyor.

Soortgelyke frases

keibuan
analık · annelik

daerah ibu kota brussel
brüksel başkent bölgesi

Air susu ibu
Anne sütü

bahasa ibu
anadili

ibu jari
başparmak

hari ibu
anneler günü

Ibu jari
Başparmak

ibu mertua
hanımanne · kaynana · kayınvalide

ibu kota
başkent

voorbeelde

Melalui tulisan tangan kanak-kanak yang masih kasar, yang dia kenali sebagai tulisannya sendiri, dia membaca kata-kata yang telah ditulisnya 60 tahun silam: “Ibu tersayang, saya mengasihimu.”
Kendisine ait olduğunu fark ettiği derme çatma çocuksu el yazıyı, 60 yıl önce yazmış olduğu şu sözleri okudu: “Anneciğim, seni seviyorum.”

Penyembahan ibu yang resmi, dengan upacara-upacara kepada Sibele, atau Rea, Ibu Agung para Dewa, dilakukan pada Ides (tanggal 15) bulan Maret di seluruh Asia Kecil.”—(1959), Jil. 15, hlm.
Annelere tapınma, Anadolu’da her yıl 15 Mart’ta Tanrıların Anası olan Kibele ya da Reia onuruna yapılan resmi törenlerle gerçekleştirilirdi” (The Encyclopædia Britannica, 1959, Cilt 15, s.

Apa yang dilakukan ibunya untuk mendisiplin dia?
Anne bu durumda oğlunu nasıl terbiye eder?

Tetapi, ibunya tahu bahwa itu tidak cukup.
Fakat anne bunun yeterli olmadığını bilir.

Ibu selalu benar.
O her zaman haklıydı.

13 Setelah mendengarkan sebuah khotbah di kebaktian wilayah, seorang sdr dan sdri kembarnya sadar bahwa mereka perlu membuat penyesuaian dlm cara memperlakukan ibu mereka, yg tidak tinggal serumah dan telah dipecat selama enam tahun.
13 Çevre ibadetinde bir konuşma dinledikten sonra bir birader ve onun ikiz kız kardeşi, altı yıldır müşareket kesilmiş olan ve başka bir yerde yaşayan anneleriyle ilişkilerinde ayarlamalar yapmaları gerektiğini fark ettiler.

Yang kami tahu ibunya masih lajang, dan..
Bize sadece onun evli olmadığını ve onun...

Keibaan hati seorang ibu bahkan memotivasinya untuk mengurangi jatah makanannya sendiri agar anak-anaknya tidak sampai kelaparan.
Anne çocuklarına duyduğu şefkat sonucu beslenebilmeleri için kendi payından bile verir.

Ibumu begitu muda!
Annen çok genç

Sebagai contoh, lima tahun sebelum kecelakaan yang diceritakan di atas, ada teman ibu John yang anaknya tewas karena mencoba menyeberangi jalan raya yang sama!
Örneğin, yukarıda anlatılan kazadan yalnızca beş yıl önce John’un annesinin bir arkadaşının kızı da, aynı otoyoldan geçmeye çalışırken ölmüştü.

Dalam soal bisnis dan industri, Milan sering dianggap sebagai ibu kota yang sebenarnya dari Italia.
Milano, genellikle ticaret ve sanayi açısından İtalya’nın asıl başkenti olarak görülür.

Seorang ibu pendatang bersama tiga anaknya pada masa Depresi Besar tahun 1930-an
1930’lu yıllardaki Büyük Bunalım sırasında üç çocuğuyla göçmen bir anne

Mula-mula kami ditugasi pekerjaan wilayah di ibu kota negara bagian itu, tetapi sukacita ini tidak bertahan lama, karena sekali lagi Floriano sakit parah.
Önce eyaletin başkentinde çevre hizmetine tayin edildik, ancak Floriano’nun durumu tekrar ağırlaştığından bu sevincimiz kısa sürdü.

Aku tak mau menghadapi ibuku.
Annemle yüzleşmek istemiyorum.

Sungguh beralasan bila nabi Nahum dalam Alkitab menggambarkan Niniwe, ibu kota Asiria, sebagai ”kota penumpahan darah”.—Nahum 3:1.
Mukaddes Kitap peygamberi Nahum, Asur’un başkenti Nineve’yi ‘kanlı şehir’ olarak nitelemekte haklıydı.—Nahum 3:1.

10 Di sini, Yerusalem dilukiskan seolah-olah ia adalah seorang istri dan ibu yang tinggal di kemah-kemah, seperti Sara.
10 Burada Yeruşalim’e, Sara gibi çadırlarda oturan bir eş, bir ana olarak hitap ediliyor.

Ibumu akan segera datang ke ruang Anda.
Anneniz odanıza gelmek üzere

Apa ibunya masih ada?
Annesi yaşıyor mu?

Ingat ceritamu padaku soal ibumu dan orang-orang Gurun itu?
Annen ve Kum Adamlar hakkında bana ne dediğini hatırlasana.

Ikut berdukacita atas ibumu
Annen için üzüldüm

Ibumu memintaku menjadi penengah antara kalian berdua.
Annen aranızı yumuşatmamı istedi.

Maafkan ibu.
Üzgünüm.

Ayah, Ibu. Kalung kalian.
Baba, anne, kolyeleriniz.

Jadi ibu, ada apa?
Şimdi anne, ne oldu?

Setelah kejadian itu, ibu dan adik-adik Yesus masih diceritakan, tapi Yusuf tidak.
Sonraki kayıtlarda İsa’nın annesi ve diğer kardeşlerinin isimleri geçse de Yusuf’un adı geçmez.