yüksek oor Armeens

yüksek

/jyc'sec/ adjektief

Vertalings in die woordeboek Turks - Armeens

բարձր

adjektief
Kutsal Kitabın yüksek standartlarıyla benim yaşam tarzım arasında dağlar kadar fark vardı.
Իմ ապրելակերպի եւ Աստվածաշնչի բարձր չափանիշների միջեւ հսկայական անդունդ կար։
Dbnary: Wiktionary as Linguistic Linked Open Data

Geskatte vertalings

Vertoon algoritmies gegenereerde vertalings

Soortgelyke frases

yüksek tanımlı multimedya arabirimi
բարձր հստակության մուլտիմեդիա միջերես
yüksek frekans
Կարճ ալիքներ
en yüksek
առավելագույն · մեծագույն
Eski Yüksek Almanca
հին բարձր գերմաներեն
Yüksek tansiyon
գերճնշում
yüksek basınç
Անտիցիկլոն
yüksek yoğunluklu çok yongalı bağlantı
բարձր խտությամբ բազմաչոփ միջկապակցում
yüksek yayla
լեռնաշխարհ
yüksek apartman
Բազմահարկ շենքեր

voorbeelde

Advanced filtering
Voorbeelde moet herlaai word.
Başkalarına kendimizden verdiğimizde, sadece onlara yardım etmiş olmayız, kendi yüklerimizi daha kolay taşınır kılan bir mutluluk ve doyum da tadarız.—Resullerin İşleri 20:35.
1949-ին Մարտինիկ ժամանած մի խումբ միսիոներներ ֆրանսերեն շատ քիչ գիտեին, բայց հասկանում էին, որ մարդիկ Թագավորության լուրը լսելու կարիքն ունեն։jw2019 jw2019
İsa peygamber bizzat Yehova Tanrı tarafından çok yüksek bir konuma atandı.
Այդ ընթացքում եղած սարքավորումները լավագույնս օգտագործելու եւ արագորեն փոփոխություններ կատարելու համար «Դիտարան ընկերությունը» մասնագետներ հրավիրեց, որպեսզիիր ունեցած «ՄԱՆ» ֆիրմայի արտադրության սարքավորումների վերջին մոդելները վերասարքավորեն օֆսեթ տպագրության համար։jw2019 jw2019
İskeletin üzerindeki kristal yumrular yüksek kalitede mikromercek işlevi görür
Իրենց վրա վերցնելով աղքատների շահերի պաշտպանի դերը՝ նրանք նաեւ հրահրել են հեղափոխություններ ու մասնակցել են պարտիզանական կռիվների։jw2019 jw2019
Özellikle Tanrı’nın Sözünün yüksek ahlak standartlarını izlemek konusunda yardıma ihtiyaçları vardı.
Ամեն օր մարդիկ կանգնում են առողջության հետ առնչվող այնպիսի բարոյական հարցերի առջեւ, որոնք վերաբերում են օրգանների փոխպատվաստմանը, արհեստական վիժմանը, «մահանալու իրավունքին»։jw2019 jw2019
Bunlar benim University of the People'ı kurmamın nedenleri, kar amacı gütmeyen, okul parası almayan, diploma veren bir üniversite bir alternatif sunmak için, başka alternatifi olmayanlar için bir seçenek, para yetirilebilir ve tırmanılabilir bir alternatif yaratmak için, şimdiki eğitim sistemini yerinden oynatacak bir alternatif, her bir nitelikli öğrenciye yüksek eğitimin kapılarını açacak ne kazandıklarına, nerede yaşadıklarına ya da toplumun onlar hakkında ne söylediklerine bakmaksızın.
Այդ հատկությունները գերազանցորեն չափավորելու համար իմաստություն է պահանջվում։ted2019 ted2019
Vaftiz yüksek sesli duygusal ifadeler, şamata ve parti zamanı değildir.
Սադրիչների թվում էին բապտիստները, մեթոդիստները, եպիսկոպոսականները, լյութերականները, կաթոլիկները եւ այլ հոգեւորականներ։jw2019 jw2019
Sonra yüksek yeri ateşe verdi, ne varsa un ufak etti ve kutsal direği yaktı.
ՄՈԼԴՈՎԱjw2019 jw2019
Bunun yanında, vali için hazırlanan yemeği de istemezdim, çünkü halkın yükü çok ağırdı.
Օգտակար հայտնագործությունների, ինչպես օրինակ՝ մեքենաների եւ ռեակտիվ ինքնաթիռների կիրառումը, հիմնականում կախված է մարդկանց կողմից պատրաստված եւ հաստատված կայուն մեխանիզմների կամ էլեկտրական համակարգերի սահմանափակ հնարավորություններից։jw2019 jw2019
Denetimsiz ziyafetler, sarhoşluk ve yüksek sesli müzikle dans etmek genellikle böyle cenaze törenlerinin bir parçasıdır.
5 «Ես եկել եմ իմ պարտեզը+, ո՜վ իմ քույր+, ո՜վ իմ հարսնացու+։jw2019 jw2019
3 Şimdi krallarının Limhi’ye vermiş olduğu yeminden dolayı onları öldürmeye cesaret edemiyorlardı; ama onların yanağına tokadı vuruyor ve onların üzerindeki yetkilerini kullanıyorlardı; ve sırtlarına ağır yükler vurup onları dilsiz bir eşek gibi istedikleri yere sürüklüyorlardı—
Ցավոք, դրանից կարճ ժամանակ անց նա բաժանվեց Ռասելից, քանի որ ձգտում էր անձամբ ճանաչում ձեռք բերել։LDS LDS
Söyleyeceklerinizi sessiz şekilde gözden geçirmek yararlı olabilirse de, birçokları sunuşlarını yüksek sesle prova etmenin daha yararlı olduğunu görüyor.
«Դիտարանի» 1941-ի հոկտեմբերի 15-ի համարում կրկին քննարկվեց այդ հարցը, սակայն ավելի համառոտ «Վարքագի՞ծը, թե՞ անարատությունը. ո՞րն է ավելի կարեւոր» վերնագրով հոդվածում։jw2019 jw2019
5 “Yüksek yerde oturanları,+ yüceltilen kenti alaşağı etti.
Ցավակցություն արտահայտող մի բառ անգամ չկարողացա գտնել ուղղափառ կրոնների հրատարակություններում» (Preachers Present Arms)։jw2019 jw2019
O İsa’nın şu sıcak davetini de kaçırmıştı: “Ey bütün yorgunlar ve yükleri ağır olanlar, bana gelin, ve size ben rahat veririm.
Ինչո՞ւ էր պատիժը այդքան խիստjw2019 jw2019
7 Dünyanın sunduğu “yüksek” şeyleri geri çevirir ve ‘mütevazı şeylerin peşinden giderseniz’ siz de hasat işinde bol bol nimetler elde etmeyi ve ek hizmet ayrıcalıkları almayı bekleyebilirsiniz (Rom.
Արդյոք նրա հետեւորդները իսկապես Եհովայի վկանե՞ր էին։jw2019 jw2019
Yüksek mahkeme, ülkedeki tüm yargı sistemini denetlediğinden, yeni üyelerin, alt mahkemelerde önde gelen kişiler arasından seçildiğini düşünmek mantıklı görünüyor.
Պտոլեմայիսjw2019 jw2019
Uykusuzluk; ateşlenmeye, halüsinasyon görmeye, yüksek kan basıncına sebep olabilir. hatta uykusuzluk, diyabet ve obeziteyle bile ilişkilendirilebilir.
Ոմանք այն կարծիքը հայտնեցին, որ մեծ բազմությունը երկրային կյանքի հույս ունեցող մարդկանց խումբ է։ted2019 ted2019
Not: İçtiklerinizin, özellikle de şeker katkılı meyve sularının kalorisi oldukça yüksek olabilir.
Հոգեւորականները այնքան էին զայրացել, որ հենց այդ օրը հանդիպում կազմակերպեցին եւ նախագահողին ուղարկեցին թերթի խմբագրություն՝ իրենց դժգոհությունն արտահայտելու համար։jw2019 jw2019
Tanrı’ya boyun eğmek hiçbir zaman bir yük değildir.
12 Իսկ հիմա ո՞ւր են նրանք՝ քո իմաստունները+, որ ասեն քեզ ու իմանան, թե Զորքերի Տեր Եհովան ինչ է որոշել Եգիպտոսի վերաբերյալ+։jw2019 jw2019
Küçümsendiğinizi ya da yük olduğunuzu hissettiren birinden yardım almak hoş değildir.
Մթության ու թանձր ստվերի մեջ։jw2019 jw2019
Eğer kusurlu dostlarımıza karşı böyle sevgi dolu bir şekilde davranıyorsak, düşünceleri düşüncelerimizden kat kat yüksek olan gökteki Babamıza çok daha fazla güvenmemiz gerekmez mi?
Նոր նախագահը գործի է անցնումjw2019 jw2019
Bahçenin girişine sürekli dönen alevli bir kılıçla birlikte kerubileri, yani çok yüksek konumdaki melekleri yerleştirmişti (Başlangıç 3:24).
«Լեզուն,— շարունակում է նա,— դրանց միայն մեկ օրինակն է, սակայն միակը չէ։jw2019 jw2019
Yeterince yüksek bir ses tonuyla konuşun.
Առաջին դարում սուրբ ոգու միջոցով տրված գերբնական պարգեւների դրսեւորումները նշանակալից դեր ունեին քրիստոնեական հանդիպումների համար։jw2019 jw2019
Aslında yüksek yerler Yehoşafat’ın saltanatında bile tam olarak yok edilmedi (2. Tarihler 17:5, 6; 20:31-33).
Ելքից մինչեւ տաճարի շինարարությունը։jw2019 jw2019
Rutherford birader etkili, başarılı bir konuşmacıydı; o bir avukat olarak Amerika Birleşik Devletleri’nin Yüksek Mahkemesinde Yehova’nın Şahitlerinin davalarını savundu.
Այդ դեպքում ինչպե՞ս է ծագել կյանքը Երկրի վրա։jw2019 jw2019
Sebt talebini bir yük ya da kısıtlama gibi görmektense, onu tutmaktan mutluluk duymuş olmalılar.
«Գիտականորեն ճիշտ է այն պնդումը, որ կյանքը չէր կարող ինքն իրեն առաջացած լինել։jw2019 jw2019
201 sinne gevind in 3 ms. Hulle kom uit baie bronne en word nie nagegaan nie.